Japonyaya Olan İlişkim

Bugün sizlere Japonyaya olan ilişkimi ve o ülkeyi neden çok sevdiğimi anlatan bir yazı yazıyorum. Umarım, bu yazı sonunda beni daha
iyi tanırsınız. Bu yazı 15 Eki, 2024 – Sal. günü yazıldı.

Bilgi

Bu yazı belirli kategoriler altında kaleme alınacaktır.

Animeler

Japonyaya olan sevgim aslında çok eskiye dayanıyor. Çocukken ve ergenken, televizyonda Captain Tsubasa, Pokemon, Naruto, Bakugan, D-Gray Man, Bleach, FullMetal Alchmeist: Brotherhood gibi populer kültürün olduğu animeleri izlerdim. Sonra internette araştırırken bunların anime olduğunu öğrendim. Öğrendikten sonra günümüzde bile bir sürü anime deviyorum. Belki izlediğim animeleri burada da anlatırım.

Japonların yaptığı animeleri, diğer ülkelerin yaptığı animasyonlara tercih ederim. Çünkü kendime göre istediğim ve aradığım gibi konular bulabiliyorum. Canım bazen komedi istiyor, bazen dramanın en dibine kadar inmeyi de. Bu tamamen keyfimin kahyasıdır. Kısaca toparlayacak olursam, Anime konusunda Japonları çok seviyorum.大好き日本語！.

Oyunlar

Japonyayı bana anlatan ve süslemelerini gösteren en iyi yer neresi deseler, gözüm kapalı oyunlarıdır derim. Eskiden beri olan oyunculuğumda bana katkısı çok oldu. İlk olarak Super Mario Bros. ile başladım oyunlara, sonra Captain Tsubasa Vol. II, Kunio-kun no Nekketsu Soccer League, Puzznic vb. gibi kaliteli ve eski kültlerle atari dediğimiz NES dönemindeki oyunlarla vakit geçirdim ben.Bu aralar oyunlardan aşırı oğudum ama bu konu Japonlarla alakasız.

Japonların yaptığı oyunlar, ülkemizdeki ve Dünyadaki oyunlara bin basar. Gerçi o oyunları anlayarak Japonca olarak oynarsan tadını alırsın o başkadır. Bu aralar oyun oynamasam bile arada bir o alanı takip ediyorum. Tabii piyasa çok değişiyor bu aralar ama zamanla daha iyi işlere imza atacaklarına kalben inanıyorum. Japon oyun firması olarak en çok sevdiğim şirket olan Level-5‘ı da es geçmemek lazım. Tabii, SEGA‘yı da hafife almamak lazım. Tehlikelilerdir.

さよなら！